“ÇOCUK MAHKEMELERİ AMACINA UYGUN ÇALIŞMAYA BAŞLADI”

ADANA (GÜNEY HABER) - Adana 15. Asliye Ceza Mahkemesi ve eski Çocuk Mahkemesi Hakimi Mehmet Esen, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu gereğince kurulan çocuk mahkemelerinin başlangıçta adeta genel mahkemeler gibi çalıştığını ancak uzmanların süreci katılımı ve Çocuk İzlem Merkezlerinin kurulmasıyla çocuk mahkemelerinin amacına uygun bir şekilde çalışmaya başladığını söyledi.
Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği (Türk PDR) Adana Şubesi’nin düzenlediği “Çocuk Koruma Kanunu” konulu panel Adana Plaza Otel’de yapıldı. Türk PDR Adana Şube Yöneticisi Psikolojik Danışman Tahsil Etike’nin yönettiği panelde Adana 15. Asliye Ceza Mahkemesi ve eski Çocuk Mahkemesi Hakimi Mehmet Esen ile Türk PDR Adana Şube Yöneticisi Psikolojik Danışman Süreyya Gögce panelist olarak katıldı.
Çocuk Mahkemesi Savcısı Cumali Tülü, Türk PDR Adana Şube Başkanı Doç. Dr. Filiz Yurtal ve psikolojik danışmanların izleyici olarak katıldığı panelin açış konuşmasını yapan Tahsil Etike, Çocuk Koruma Kanunu’nun çok kapsamlı ve iyi bir kanun olmasına karşın uygulama konusunda yeterli seviyeye gelinemediğini vurguladı. Etike, buna karşın Adana yerelinde uygulama altyapısının oluşması konusunda ciddi bir gelişmenin sağlandığına dikkati çekti.

"AB ÜLKELERİNDEN DAHA ÖNDE OLAN BİR YASA"
Adana 15. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi ve eski Çocuk Mahkemesi Hakimi Mehmet Esen ise katılımcılara Çocuk Koruma Kanunu’na göre verilen koruyucu ve destekleyici danışmanlık tedbirlerinin uygulanması konusunda bilgiler aktardı. Beş yıl boyunca çocuk mahkemesi hakimliği yaptığını dile getiren Esen, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun Avrupa Birliği’ne uyum sürecinde çıkarılan bir kanun olmasına karşın bazı hükümleri itibariyle AB ülkelerinden çok daha önde olan bir kanun olduğunun altını çizdi.
Kanun gereği kurulan çocuk mahkemelerinin her ilde olmadığını belirten Esen, olan illerde ise başlangıçta mahkemelerin çoğunlukla genel mahkemeler gibi çalıştığını vurguladı. Adana’daki çocuk mahkemelerinde her bir mahkemede ortalama bine yakın dosyanın bulunduğunu ifade eden Esen, pedagoji konusunda uzman olan personelin katılımı ve yetiştirilmesi ile son dönemde Çocuk İzlem Merkezleri’nin açılmasından sonra çocuk mahkemelerinin amacına uygun olarak çalışmaya başladığını bildirdi.
Suça sürüklenen çocukların cezai sorumlulukları hakkında da bilgiler aktaran Hakim Esen, 0-12 yaş arasındaki çocukların cezai ehliyetlerinin bulunmadığını ve bu çocuklar hakkında güvenlik tedbiri olarak koruyucu ve destekleyici tedbirler uygulandığını, 15-18 yaş arasındaki çocukların ise cezai sorumluluğunun bulunduğunu, bu yaş aralığındaki çocuklara akıl rahatsızlığı yok ise ceza, gerektiğinde koruyucu ve destekleyici tedbirler veya denetim uygulandığını vurguladı.

"RAPORLAR DOĞRULTUSUNDA KARAR VERİLİYOR"
12-15 yaş arasındaki çocukların cezai sorumluluklarının bulunup bulunmadığı konusunda ise bir belirsizlik bulunduğuna dikkati çeken Esen, buna hakimlerin adli tıp ve sosyal inceleme raporları doğrultusunda mahkemede yapılan gözlemle birlikte karar verdiğini belirtti. Esen, “Çocuklar konusunda ayrıca özel bir eğitimimiz ve donanımımız olmadığı için bu işin uzmanları olan psikolojik danışmanlar ve sosyal hizmet uzmanlarının hazırladığı raporlar göz önüne alınarak çocuklar hakkında koruyucu ve destekleyici tedbirler verilmektedir” diye konuştu.
Psikolojik danışmanlar ile sosyal hizmet uzmanlarının hazırladığı sosyal inceleme raporlarının çok önemli olduğunun altını çizen Hakim Esen, danışmanların raporlarını hazırlarken çok titiz davranmaları gerektiğinin altını çizdi. Esen, çocuk mahkemelerinin taşıdığı misyonu şu anki iş yoğunluğu nedeniyle yüzde yüz oranında yerine getiremese de toplumsal bir konuda çok önemli bir işlevi yarine getirdiğini sözlerine ekledi.
Psikolojik Danışman Süreyya Gögce de danışmanlık tedbirlerinin uygulanması aşamasında karşılaşılan sorunlara değinerek bu sorunların nasıl aşılabileceğiyle ilgili önerilerde bulundu. Gögce, katılımcılara tedbir uygulamasının aşamaları hakkında da bilgiler verdi.

21.11.2012